Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu

1 Haziran 2014 Pazar

Como

Como, İtalya’nın kuzeyinde Lombardiya Bölgesi’nde yer alan küçük bir şehir. İsviçre sınırına çok yakın. Aynı adlı güzel manzaralı bir gölün kıyılarında kurulu. Doğa tutkunu zenginlerin ve seyahatseverlerin sıkça uğradığı bir yer Como. Sanırım Milano’ya yakın olması ve İtalya içinde bu kadar ünlü olması nedeniyle, Türk turistler de rağbet ediyor.

Ben Lecco’da yaşayan bir arkadaşımı ziyarete gelmiştim. Lecco’yu da Como’yu da iki kez ziyaret ettim sayesinde. Bir kez kiraladığımız özel araçla; bir kez de trenle geldik Lecco’dan Como’ya. Como’nun merkeziyle yetinecekseniz otobüs, tren gibi toplutaşıma araçları uygun. Como çevresine açılmak, diğer küçük köyleri ve şehirleri de görmek, muhteşem dağ manzaralarının keyfini sürmek istiyorsanız özel araç o kadar iyi bir fikir ki!

Como sokaklarının çoğu yayalaştırılmış

Como’ya en yakın iki uluslararası havalimanından biri Milano’da, biri Bergamo’da. Milano’dan trenle kısa sürede Como’ya uluşabilirsiniz. Milano’dan Como’ya yarım saatte bir tren var. Tren biletleri 4,55 avro. Şehrin merkezinde iki tren istasyonu var. Milano’dan gelenler ikisinde de duruyor. Ama iki hat da farklı köy ve kasabalardan geçerek geldiği için yolculuk süreleri değişiklik gösteriyor. Milano Porta Garibaldi’den her yarım saatte bir Como San Giovanni’ye tren var.  1 saat sürüyor. Milano Centrale’den Como San Giovanni’ye ise sanırım her saatte 1 sefer var. 35 dakika sürüyor. Bir başka seçenek de Lugano ( İsviçre) üzerinden gelmek.

Como yaklaşık 80 bin nüfuslu, zengin mi zengin bir şehir. Şehrin zenginliği insanların giyim kuşamından ve yazlık villaların görkeminden anlaşılıyor.

Como, tarihî yapılarından ziyade doğal güzellikleriyle öne çıkıyor. Ters Y biçimindeki muhteşem Como Gölü insanın ömrünü uzatır ömrünü! Bu nedenle olacak ki, denizsiz Milano’nun zenginleri hep burada yazlık evler yaptırmışlar. Şehirde görülmesi gereken çok fazla tarihî eser yok. Var olanlar içinde en önemlisi Como Katedrali. 1396’da yapılmaya başlanan katedralin yerinde eskiden küçük bir kilise varmış. Katedralin yapımı çok uzun sürmüş. Her köşesi başka bir yüzyılda yapılmış. Tümüyle bitmesi 1740 yılını bulmuş.

Como Katedrali ve yanındaki saat kulesi

İç süslemeleri oldukça güzel. Ama en hoş detay, içeride sergilenen, en önemli dillerde yazılmış tarihî dua levhalarıydı. Aslında bunlar tarihî değil. Birer replika. Aslı başka bir kilise de duvara asılıymış. Hz. İsa’yı öven ünlü Pater Noster duası yazılı üstlerinde. Bu diller arasında Türkçe de vardı. Levhaların yazıldığı dönemde Arap harflerini kullandığımız için dua da Arap harfleriyle yazılmıştı. Eski Türkçeyi az çok okumayı bilsem de tamamını çözemedim:

Bizim babamız ki göklerdesin,
Senin adın mukaddes olsun
Senin melek??n gelsin
Senin iraden olsun…


Como Katedrali'ndeki Türkçe levha

Katedralin hemen yanında eski belediye binası var. Bir kısmı katedrali genişletmek için yıkılmış. Binanın bir saat kulesi var. Katedralle o kadar iç içe ki, uzaktan bakıldığında katedralin bir parçası gibi görünüyor.
Katedralin hemen arkasında Teatro Sociale var, yani halk tiyatrosu. Dışı neoklasik üslûpta. İçine giremedim ama içi çok güzelmiş. İtalyanca bilmek, burada bir oyun izlemek isterdim.

San Fedele Bazilikası 6. yy’da yapılmış, 11. yy’da yenilenmiş. Şehrin en eski mabetlerinden. Bir diğer önemli mabet Sant’Abbondio Kilisesi. Piazza Medaglio d’Oro’da şehrin arkeoloji müzesi var. Şehrin resim müzesi de oldukça zengin bir koleksiyona sahip. 14. yy’dan kalma eserler var.

Şehrin surları yer yer iyi korunarak günümüze ulaşmış. Surların kalıntılarından Porta Torre şehrin en ilginç yapılarından. 1192’de yapılmış.

Şimdilerde tek başına kalan Porta Torre , bir anıt gibi meydanda dikiliyor

Bir diğer önemli adres de İpek müzesi. Como, İtalya’nın Bursa’sı. İpeği çok ünlü. Tempio Voltiano ise pilin mucidi Volta’nın mezarına, eşyalarına ve en eski pil örneklerine ev sahipliği yapan bir müze.  Göl kıyısında çok güzel manzaralı bir yerde bulunuyor.

Aslına bakarsanız, bunların hiçbirini görmeseniz de olur. Como’nun sokaklarında gezmek bile tadına doyulmaz bir deneyim. Daracık ve ışıl ışıl sokakları var. Tüm sokaklar âdeta bir alışveriş merkezi havasında. Lüks İtalyan markalarının yanı sıra, dünyaca ünlü markaların mağazaları da var.  

Zaten Como’ya tarihî eser, müze falan görmeye değil; doğayla bütünleşmeye, temiz hava almaya gitmeli… Como’da yapabileceğiniz en güzel etkinlik gölde bir tekne turuna çıkmak olur herhâlde. Bellagio ve Lecco mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Como’da konaklama konusunda pek bir fikrim yok. Zaten gelenler Milano’dan günübirlik geldikleri için Milano’nun daha çeşitli ve daha uygun fiyatlı konaklama seçeneklerinden yararlanabilirsiniz. 

Katedralin hemen arkasındaki Teatro Sociale

Como doğasının keyfini sürmek için yapılabilecek en iyi şeylerden biri göl boyunca yürüyüş yollarında yürümek. Karşı kıyının yüce dağlarını izlemek insana nasıl huzur veriyor… Eğer yaz mevsiminde gittiyseniz, gölün plajlarında suya da girebilirsiniz. Benim her iki ziyaretim de kış mevsimine denk gelmişti.

Como’da mutlaka yapılması gereken bir şey de, fünikülerle Brunate köyüne çıkmak. İstanbul’daki fünikülerden biraz farklı olan bu araç, çok daha dik bir tepeyi aşıyor ve yer üstünden gidiyor. Yolculuk 7 dakika sürüyor. Öğrenci tarifesi var.  Brunate nefes kesen bir manzaraya sahip. Yukarıda çok zengin villalar var. Gölü yukarıdan neredeyse dik görüyor. Buradan 45 dakikalık bir yürüyüşle Volta Feneri'ne de gidebilirsiniz.

Brunate köyünden Como manzarası

Bu yazıda kullanılan bazı görseller https://commons.wikimedia.org/wiki/Category:Como adresinden alınmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder