Deniz Müzesi binası |
Uzun süren bir onarımdan
sonra İstanbul Beşiktaş’taki Deniz Müzesi sonunda açıldı. Ekim 2013’ten beri
ziyaretçilerini kabul eden Deniz Müzesi’nin her gün önünden geçiyor, gezmek
için açılmasını dört gözle bekliyordum.
Müze açılsa da, erteleyip
durdum. Sonunda buna bir son verdim ve Deniz Müzesi’ne gittim. Deniz Müzesi
ulaşımı en kolay olan yerlerden biri. Beşiktaş’tan geçen tüm otobüs, minibüs ve
dolmuşlarla gidebilirsiniz. Hatta Anadolu Yakası’ndan geliyorsanız vapur ve
motorlar bile var. Hepsini tek tek sıralarsam bütün sayfayı kaplar. Beşiktaş
Meydan’da, Barbaros Hayrettin Paşa türbesinin hemen yanında bulunan müzeye bir
boş vaktinizde mutlaka uğrayın.
Müzeye girince hemen
sağda yer alan bilet gişesine yöneliyoruz. Biletler öğrenciler için ücretsiz,
yetişkinler için 6 TL. Pazartesi günleri kapalı. Yazın 09.00 – 18.00; kışın
09.00 – 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir. Müzenin tarihî binası hâlâ
onarımda. Yeni açılan çağdaş binada hâlihazırda çok sayıda saltanat kayığı
sergileniyor.
Müzede ücretsiz vestiyer
hizmeti var. Taşımak istemediğiniz eşyaları kilitli dolaplara bırakıp gezinize
devam edebilirsiniz. İçeri girdiğinizde merdivenlerle sergi salonuna
iniyorsunuz. Burada büyük Türk denizcilerinin büstleri ve müze binasının camekân
içindeki maketi var. Merdivenlerden inip salona girdiğinizde insanı hayrete
düşüren dev saltanat kayıklarını görüyorsunuz.
Büyük Türk denizcilerinin büstleri |
Günümüze ulaşmış,
dünyanın en eski, en büyük ve tek orijinal kadırgası insanı gerçekten
etkiliyor. Uzun ve titiz bir onarımdan sonra müzeye getirilen bu kadırga 1600’lerin
ikinci yarısında, IV. Mehmet zamanında kullanılmış. 40 metre uzunluğundaki
kadırgayı tam 24 çift kürek hareket ettiriyormuş. Her bir küreği de 3 kürekçi
idare edermiş. Yani toplamda 144 kürekçi! Ziyaretçileri uzun süre oyalayan bu
kadırgadan sonra daha küçük boyutlu saltanat kayıkları başlıyor.
Müzede teşhir edilen
kayıklar 4 sınıfa ayrılmış: Osmanlı sultanlarının kullandığı saltanat
kayıkları, büyük devlet adamlarının kullandığı piyade kayıkları, gemi
filikaları ve Osmanlı soylularının kullandığı kayıklar, son olarak da Atatürk’ün
kullandığı daha yakın dönemlere ait kayıklar. Özellikle sultanların kullandığı
kayıkların süsleme, oyma, döşeme ve bezemeleri insanı büyülüyor. Hemen hemen
tüm kayıkların başında bir ejderha ya da yırtıcı kuş kafası figürü var. Bu çok
eski zamanlardan beri saltanat ve egemenlik simgesiymiş. Her bir kayığın
tasarımı ve biçimi farklı. Kayık tasarımlarıyla ilgili pek çok yeni sözcük
öğrendim. Açıkçası bir hayli ilginçlerdi: karpuzkıç, kemanebaş, aynakıç,
kaşıkbaş, dikbaş, kancabaş, hilâlkıç, armuz, korno, pereme…
Dev kayıklar alt katta,
küçük boyutlu olanlar üst katta sergileniyor. Her iki katta da duvarlar tarihî tablolarla
bezenmiş. Yağlıboya, suluboya, taşbaskı, karakalem… Her soy resim var. Bazı
yerlerde bandıralar, alemler, sancaklar da bulunuyor. Damgalar, mühürler,
üniforma ve kaftanlar ile denizcilikle ilgili çeşitli seyir âletleri müzenin
diğer dikkat çekici parçaları…
Saltanat kayıklarından biri |
Bodrum katta da
ilginçlikler sürüyor. Şimdi adını anımsayamadığım Osmanlı dönemi Deniz
Nazırlarımızdan birinin makam odasına ait mobilyalara bir bölüm ayrılmış.
Ortada camekânlar içinde tarihî gemi maketleri var. Duvarlarda Osmanlı
armasının işlendiği tarihî ağaç oymalar bulunuyor. Bir diğer bölümde Bizanslıların
İstanbul’un kuşatılmasını engellemek için Haliç’e gerdiği dev zincirin
parçaları ziyaretçilerini bekliyor.
Müze aynı zamanda asma
katlardan birinde geçici sergilere de evsahipliği yapıyor. Bu sergileri gezmeyi
de unutmayın. Bizim ziyaretimiz sırasında denizci ressam Hüsnü Tengüz’ün
yapıtlarının bulunduğu “Sanata Adanmış Bir Hayat” adlı sergi vardı. Unutmadan
belirtmekte yarar var ki, müzede çocukların sıkılmadan vakit geçirebileceği bir
oyun odası da düzenlenmiş. Siz müzeyi gezerken çocuklarınız burada hoş vakit
geçirebilir. Ayrıca müzenin kiralanabilir alanları da bulunuyor. Bu salonlarda kokteyller, sergiler veriliyor. Böyle günlerde müze olağandan daha erken kapanabilir.
Hülâsa, Deniz Müzesi
birbirinden ilginç nesnelerle sizi bekliyor. Ulaşımı kolay, fiyatlar uygun, vaat
ettiği kültürel zenginlik de cabası. Herkesin bir kez uğraması gerek. Siz
onarımdan sonra müzeyi ziyaret ettiniz mi? Nasıl buldunuz?
Not: Hazır Beşiktaş'ta müze gezmeye niyetlenmişken "Müzeler semti Beşiktaş" adlı yazımı da okuyabilirsiniz! :)
Müzenin fuayesi |
Saltanat kayıklarından örnekler |
Saltanat kayıklarından örnekler |
Tarihî kadırga |
Çocuklara ayrılan oyun alanı |
Giriş holü ve bilet gişesi |
Müzenin fuayesinde bazı nesneler |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder